Sevgili Gençler;
Ulaştırma ve Lojistik Yüksek Okulumuzun hizmet binasının açılış töreninde söz aldığımda “Bir ilki, bir düşü gerçekleştirmenin heyecanı içindeyim” diye sözlerime başlamıştım. 2002 yılında, Ulaştırma ve Lojistik Yüksek Okulu Müdürlüğü’ne atandığımızda okulumuz öğrencileri, İ.Ü. İşletme Fakültemizin bir bölümünde sınırlı imkanlarla eğitimlerini sürdürüyorlardı. Kısa bir süre önce Avcılar Kampüsü önemli bir depremi atlatmıştı. Kampüs içindeki binaların bir çoğunda güçlendirme gerekiyordu. Üniversitemizin fonları bu binaların bile güçlendirilmesinde yetersiz kalırken, Yüksekokulumuz için yeni bir binanın inşaatının programa alınması olanaksızdı.
Okulumuza bir bina kazandırmanın yollarını araştırırken, ulaştırma ve lojistik sektörü, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de iş yaratma ve büyüme potansiyeli açısından öne çıkan sektörlerden birisi olma yolunda hızla ilerlemekteydi. Nitekim 2000’li yılların başında kurulan Lojistik kuruluşları hızla gelişmekte ve büyümekteydi. 90’lı yılların sonlarına kadar ulaştırma ve lojistik işletmeleri denildiğinde akla gelen nakliye şirketleri, günümüzde büyüyen ve çağdaşlaşan taşımacılık sektöründe bütünleşik lojistik hizmetleri sunan işletmeler haline gelmeye başlamıştı. Bu yapılanma doğrultusunda üretim, depolama, nakliye ve lojistik hizmetleri arasındaki iletişim artmış, lojistik çözümlerin başarıya ulaşabilmesi bilgi sistemlerine, süreç optimizasyon yeteneğine ve bilgiye bağımlı hale gelmişti. Asya, Avrupa ve Afrika arasında stratejik bir konuma sahip olan Türkiye’de ulaştırma ve lojistik sektörünün önemi giderek artmakta, ülkemizin bölgesinde önemli bir güç olması, ulaştırma ve lojistik sektörünün gelişmesine olumlu yönde yansımaktaydı.
Ülkemizde, Ulaştırma ve Lojistik sektörü hızlı gelişme gösterirken AB’ye uyum ile ilgili yasa ve yönetmelikler birçok sorunu da beraberinde getirmişti. Bugün de geçerli olan bu sorunlar arasında, hukuki alt yapı eksikliklerini, mevzuatın getirdiği bürokratik engelleri, teknolojik alt yapının yetersizliğini ve lojistik konusunda eğitimli işgücü eksikliği olarak sıralayabiliriz. Özellikle, ülkenin ulusal ve uluslararası ilişkilerinde etkin rol alabilecek, ulaştırma ve lojistik alanında bilgili yönetici adaylarına olan ihtiyaç gittikçe artmaktaydı. Bu kapsamda, İ.Ü.İşletme Fakültesi İşletme İktisadı Enstitüsü ile Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) arasında lisans üstü düzeyde bir sertifika programı için anlaşma yapılmış ve eğitime başlanmıştı, Yüksek Lisans ve mesleki eğitim olanakları ise araştırılmaktaydı.
Yüksek okulumuzun mevcut konumu ile hedeflenmiş olan vizyona; ulusal ve uluslararası düzeyde saygın ve lider bir eğitim kurumu olmasına, kaliteli öğrenciler yetiştirmesine ve Türkiye’nin çağdaş ulaştırma ve lojistik politikalarını oluşturmasına olanak yoktu. Oysa yüksek okulumuzda İstanbul Üniversitesi öğretim üyelerinin yanı sıra, Ulaştırma ve Lojistik sektöründe deneyimi olan uygulamacıların da yer almasıyla yetkin bir öğretim kadrosu oluşturulmuştu. Eksiğimiz yüksek okulumuzun kendine özgü bir binaya sahip olmasıydı. Okulumuzun çağdaş eğitim sisteminin gereği olan biz hizmet binasına sahip olması, koyduğu yüksek hedeflere ulaşmasında anahtar rolü oynayacak, kavuşulacak geniş teknik olanaklar sayesinde, hem eğitim kalitesi artacak hem de sektörle çeşitli konularda geniş işbirliği imkanlarına sahip olunacaktı..
Bu süreç içinde, UND’nin Yönetim Kurulu Başkanı, değerli dostum Çetin NUHOĞLU ile yaptığımız görüşmeler, onun eğitime ve kaliteye verdiği önem, sektörün gelişmesine ilişkin düşünceleri bize yön verirken, dönemin Rektörü Sayın Prof. Dr. Kemal ALEMDAROĞLU’nun desteği ile yüksek okulumuza Avcılar kampüsünde 30.000 metrekareye yakın bir alanın tahsisi ile bu düşümüzün gerçekleşmesini sağladı.
19 Temmuz 2003’te yüksek okulumuzun temeli Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım tarafından atıldı ve inşaatımız olağanüstü bir hızla Ocak 2005’te tamamlandı. Binamızın açılışını Başbakan Sayın R.Tayyip Erdoğan, Devlet Bakanı Sayın M. Ali Şahin, Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım, İstanbul Valisi Sayın Muammer Güler, Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Mesut Parlak ve sponsorumuz Sayın Çetin Nuhoğlu birlikte yaptılar. Böylelikle, 6500 metrekare kapalı alanda, 3 adet 120 kişilik, 1 adet 80 kişilik, 2 adet 60 kişilik dershane, bilgisayar ve lisan laboratuvarları, kütüphanesi, öğrenci sosyal alanları, kantin ve konferans salonları yanı sıra, idari ofisleri, öğretim üyesi odaları ve seminer salonlarıyla üniversitemize ve yüksek okulumuza yakışan bir binaya sahip olduk. Bizlere düşen, bu binayı en iyi şekilde değerlendirmek, yüksek fiziki standartlarımızı korumak, okulumuzun ve mezunlarımızın kalitesi en üst düzeye çıkarmaktır. Öğrencilerimizin derslerindeki ve işyerlerindeki başarıları ile bizlere gurur vereceklerine inanıyorum.
Üniversite- iş hayatı işbirliğini başarılı bir organizasyon ile gerçekleştiren ve üniversitemize bu binayı kazandıran, bizlere maddi-manevi desteklerini esirgemeyen UND başkanı Çetin Nuhoğlu ve değerli üyelerinin yanısıra, UATOD Başkanı Sayın Galip Öztürk’e, Deniz Ticaret Odası’na ve destek olan tüm kuruluşlara, teşekkürü bir borç biliyorum. Bu arada, binamızın mimarı Ahmet Erdinç’e inşaatı planlanan zamanda bitiren Piramid İnşaat Ltd. Şti’ne, çevre düzenlemesini yüklenen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na, inşaatı ve sponsorları koordine eden Nusret Alemdaroğlu ve müdür yardımcım Yrd. Doç. Dr. İlhan Aktaş’a şükranlarımı sunuyorum.
Biz bir düşü gerçekleştirdik. Üniversite sektör işbirliği ile bir ilke imza attık. Önemli bir sinerji yarattık. Hem üniversitemize hem de ulaştırma lojistik sektörüne hizmet edecek Ulaştırma ve Lojistik Yüksekokulumuza modern bir bina kazandırdık. Öğretim kadromuz ve öğrencilerimizle sektörün yetişmiş insan gücü ihtiyacını karşılamaya ve onlara hizmet etmeye hazırız.
Sevgilerimle ve başarı dileklerimle…