Türkiye’de lojistik sektörünün geleceği hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Borusan Lojistik olarak bu sektörde ne gibi hizmetler sunmaktasınız? Borusan’ın yapısını anlatır mısınız?
Yaklaşık olarak %20 – 25 civarında her sene dolar bazında büyüme kapasitesine sahip olan bir sektörün içerisinde oyuncuyuz. Gene %38’ler civarında olanı dışarıdan temin etme outsource’un oranının önümüzdeki 5 yıl içerisinde %45’lere ulaşacağını düşünüyoruz. Lojistik sektörüne baktığımızda ise önemli bir fırsatlar ve büyüme potansiyeli görüyoruz. Sektörümüzün en önemli avantajlarını ülkemizin coğrafi konumu, hızlı büyüyen ekonomimiz ve genç, dinamik nüfusumuz oluşturuyor. Tüm bu avantajların değerlendirilebilmesi için özellikle limanlara ve demiryollarına oluşturulacak makro politikalar çerçevesinde yatırımların gerçekleştirilmesi, karayolları taşımacılığına yeni düzenlemeler getirilerek kalitenin artırılması önem taşıyor. Büyümenin önündeki engellerin kaldırılması ile sektörümüzün yıldızının daha da parlayacağına inanıyorum.
Sektörel bazda hangi sektöre daha çok hizmet veriyorsunuz?
Ağırlıklı olarak otomotiv, otomotiv yan sanayi, beyaz ve kahverengi eşya, ileri teknoloji, demir çelik ve dayanıklı tüketim sektörlerine hizmet veriyoruz. Sektörel odaklanmaya önem veriyor, gerektiğinde sektörlerin ihtiyaçlarına özel süreçler tasarlayabiliyoruz. Güçlü teknolojik altyapımız bize çeşitli sektörlere özel hizmet ve çözüm sunabilme esnekliği sağlamakta.
Müşterilerinize •internet üzerinden mi yoksa kendi özel ağınızı mı oluşturdunuz?
Kurulduğumuz günden bu yana güvenilir bir teknoloji altyapısı oluşturmayı hedefleyerek, birçok yatırım gerçekleştirdik. Bugün lojistik sektöründe rekabet edebilirliğiniz, e-lojistik uygulamalarını ne kadar hayata geçirebildiğiniz ile doğru orantılı. E-lojistiğin temelini siparişin alınması, planlamalı sevkiyat, depo içi hareketler, nihai tüketiciye siparişlerin toplanması ve dağıtım gibi süreçlerin, entegre bir şekilde, tek bir sistemde takip edilebilmesi oluşturuyor. Biz sadece planlamayı değil, uygulama süreci ve sonuçları da elektronik ortamda izleyebiliyoruz. Kendilerine verilmiş şifreler ile müşterilerimiz de operasyon sürecini İnternet sitemizden izleyebiliyorlar. Tüm depo operasyonlarımızda, müşterilerimizin tanımladıkları kriterlere göre ürünlerini takip edebildikleri WMS depo yönetim sistemini kullanıyoruz. Bu sistemle ayrıca depoya gelen ürünlerin mal kabulünden, ürünlerin depodan çıkışına kadar olan süreci kayıt altına alıyoruz. Türkiye’de ilk kez kullanılan geniş spektrum RF (RadioFrequency) el terminalleri destekli depo yönetim programı yardımı ile teslim alma, yerleştirme, kişiye görev atama, ürün toplama, transfer, besleme, sayım ve sevkiyat operasyonları, ödemeler on-line olarak izlenebiliyor ve yönetiliyor. Böylelikle, ücretlendirmeden operasyonel detaylara kadar her alanda müşterimizle şirketimiz arasında tam anlamıyla şeffaflık ve eksiksiz bilgi paylaşımı sağlıyoruz.
Tedarik zinciri yönetiminin Borusan Lojistik’te uygulanışını anlatır mısınız? Bunun için nasıl bir işleyiş gerekiyor?
Bu soruya birkaç satırda cevap verebilmek zor ancak, yine de şöyle tarif edebilirim bakış açımızı; süreci başından sonuna kadar, etkileyen yan süreçleri de dahil ederek maddelemek, test etmek, ölçmek ve iyileştirmek.
Türkiye, AB’ye girme sürecinde taşıma alt yapısına nasıl uyumlanmalı? Sizin planlarınız nelerdir?
Avrupa Birliği uyum sürecinde sektörün önündeki en önemli konulardan biri standartlaşmadır. Ülkemizin lojistik sektöründe gerekli kalite düzeyine ulaşabilmesi için mutlaka• standartlaşma gerekiyor. Yasalar ve yönetmelikler bu açıdan önem taşıyor, ancak yaşadığımız deneyimler bize yasaların çıkması kadar uygulanmasının da önem taşıdığını gösteriyor.
“İçerisinde olduğumuz sektör maalesef giriş ve çıkış bariyerleri oldukça düşük olan bir sektördür.”
Bugün hala yollarımızda taşıma kapasitesinin çok -üzerinde mal taşıyan araçların dolaştığını görüyoruz. Zaman zaman kazalarla gündeme gelen bu konu, yollarımızın yıpranmasına yol açtığı gibi, insan hayatını da tehlikeye atıyor. Lojistik firmaların filolarındaki araçların bakımlarının düzenli olarak yapılması ve tonajlarının kontrol edilmesi gibi sektörel eksikliklerin, kanun ve yönetmeliklerin sağlayacağı standartlar ile ortadan kalkacağına inanıyoruz. Sektörümüze nitelikli, kalifiye elemanların kazandırılması, uyum sürecinin sağlıklı ilerlemesini sağlayacak en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Bunun için sektör temsilcilerine de önemli görevler düşüyor. Borusan Lojistik olarak rakiplerimize oranla bu konuda en şanslı firmalardan biri olduğumuzu düşünüyorum. Mevcut durumda ISO 9001 kalite sistemimizi, ISO 14001 ve OHSAS 18001 iş ve işçi sağlığı, çevre kalite sistemlerimizi uyguluyoruz. 2006 yılında başvurduğumuz EFQM Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi’ni şu ana kadar alınmış en yüksek puanı alarak beş yıldız ile almaya hak kazandık. AB sürecinde tüm süreçlerde en önemli değişiklikler bu konularda olacağı için, bugünden yarının ihtiyaçlarını analiz ederek, gerekli hazırlıkları zamanında yapan firmalar, değişimin hızına ve maliyetine daha kolay ayak uydurabileceklerdir.
Borusan Holding CEO’su Sayın Agah Uğur şirket bünyesinde 6 Sigma metodolojisine büyük önem verdiğini açıkladı 6 Sigma metodolojisini lojistik süreçlerinde nasıl tanımlayabilirsiniz?
Dünya’da 6 Sigma metodolojisini uygulayan 10 lojistik firması arasında yer alıyoruz, Türkiye lojistik sektöründe ise ilk ve tekiz. Hatalarımızı sıfıra indiren metodoloji ile verimlilik çıtamızı yükseltebiliyor, müşteri memnuniyetini üst düzeye çıkarabiliyoruz. Performansımız da sürekli yükseliyor.
6 Sigma alt yapınızı ve müşteri kitlenizi nasıl değiştirdi? Yarattığı farklılıklar nelerdir?
Bilgiye dayalı yönetim sistemimizin en önemli silahı 6 Sigma’dır. Olaylara yaklaşımımızı , konuşma şeklimizi dahi değiştirdi 6 Sigma. Kimse bilgi yoksa ahkam kesmiyor artık şirketimizde. 6 Sigma’nın müşteri tarafında da zaten güçlü olan güvenilirliğimizi perçinlediğini düşünüyorum.
Lojistik sektöründe faaliyet gösteren birçok firma olmasına rağmen yılın 6 Sigma Ödülü, EFQM Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi gibi başarıları elde etmenizdeki etkenler nelerdir?
2006 Kasım ayında aldığımız EFQM Mükemmellikte Yetkinlik Belgesi için, genel müdürlük ofisi ve tüm lokasyonlarımızın dahil olduğu değerlendirme sürecini 2006 yılı Ekim ayında tamamladık. Bu belgeyi alabilmemizde, birçok gelişmiş yönetim metodolojisini başarı ile hayata geçirmemiz etkili oldu. ISO 9001, İSO 14001, OHSAS 18001 , 6 Sigma, VOC (Voice of Customer: Müşterinin Sesi), CRM (Customer Relationship Management) Müşteri İlişkileri Yönetimi, VBM (Value Based Management: Değer Bazlı Yönetim), BSC (Balanced Scorecard: Dengelenmiş Şirket Karnesi) bunlar arasında yer alıyor. Yeni yönetim uygulamalarının devreye alınması ve özümsenmesi için 2005 yılından bu yana önemli çalışmalar yürütüyoruz. EFQM Mükemmellik Modeli’nin kapsamında yürüttüğümüz çalışmalar da bize, uygulamalarımızın etkinliğini ve yayılımını irdeleme imkanı sundu. Ödül sürecine yönelik başvuru dokümanı haricinde hiçbir özel hazırlık yapmadık. Bu süre içinde tek amacımız, Mükemmellik Modeli’ndeki kavramları uygulamalarımızla bütünleştirebilmeyi öğrenmek ve geliştirme alanlarımızla ilgili farkındalığı artırmaktı. Borusan Lojistik olarak bu hedefimize ulaştığımızı düşünüyoruz. Şu anda şirketimiz bünyesinde 17 tane MT (yönetici adayı) var. Yani yönetici olarak yetiştirilmek üzere istihdam edilmiş ve şu anda aktif görev almaya hazır 17 tane yüksek profilli insan var. Bugün Türkiye’de sadece lojistik firmalarına değil, büyük şirketlerin yönetici yetiştirme programlarına bakacak olursak çoğunda aynı anda 17 tane MT göremeyiz. MT sayımızın çok olmasının temel sebebi çok hızlı büyüyen bir şirket olmamız. Borusan Lojistik’in geleceğe dair en büyük düşüncesi insan kaynağı yetiştirmesidir. Şu anda da bütün modern uygulama ve yönetim teknikleri şirketimizde uygulanıyor. Borusan Lojistik’te eğitim çalışmalarına ağırlık veriyor ve yöneticilerimizin kendi içimizden çıkmasını hedefliyoruz. Son olarak insan kaynakları yönteminde uluslararası bir anlayış kazanmak amacıyla llP (lnvestors in People) için başvurduk. İnsan kaynakları alanında dünyadaki tek uluslararası kalite standardı olan llP, bir kuruluşun performansının ve rekabet gücünün çalışanların iyi yönetimi ve geliştirilmesi yoluyla artırılmasını amaçlıyor.
Röportaj
Elif Azizoğlu