Son günlerde, ülkemizdeki yazılı ve görsel basında oldukça sık karşılaştığımız kaza haberleri, özellikle de sektörümüz adına gerçekten uzunlu vericidir. Bu haberlerin içeriğinin ise. tehlikeli madde taşıyan araçlar tarafından yapılmış kazalar olması. Hem üzücü hem de düşündürücü olmaktadır. Derneğimiz olarak, yurttaşlarımıza başsağlığı diliyor, tekrarının yaşanmamasını umuyoruz Ancak ne yazık ki, her birimizin de oldukça iyi bildiği gibi bu tür olaylar, sadece yaşanmamasının umulmasıyla önlenememektedir.
İstanbul’da yaşanan tanker faciası ve hemen ardından, Şırnak-Cizre yolu üzerinde 10 tankerin birbirine girmesiyle oluşan kazalar, taşın altına elini sokmak isteyen herkesi bazı düşüncelere yönlendirmiştir. “Çözüm, tabii ki eğitimdir.” diyerek sorunlara yaklaşan bir düşünce, artık hemen herkesin bilincine yerleşmeye başlamıştır. Söz konusu kazaların ciddiyetini, kazaların bilançoları oldukça açık bir şekilde ifade etmektedir. Örneğin; yer Kartal, 20 ton mazot yüklü bir aracın yol açtığı kaza, birbirine giren 26 araç, 9 ölü, 40 yaralı ve akıllarda tek bir cümle ‘Ya Patlasaydı?’
Türkiye’de tehlikeli maddelerin uluslararası taşınmasına ilişkin düzenlemelerin bulunmasına rağmen, ulusal taşımacılığa ilişkin olarak meydana gelen bu kazalarla ilgili denetim ve eğitimin yapılabilmesi için gereken mevzuat düzenlemelerinin halen getirilememiş olması ise başka bir çarpıklık olarak göze batmaktadır.
Türkiye’nin ‘Tehlikeli Maddelerin Uluslararası Karayolu Taşımacılığına Dair Avrupa Anlaşması’ ADR Sözleşmesi ne taraf olmaması nedeniyle. Ne yazık ki uzun yıllardır ülkemizde bu konuya ilişkin düzenleme yapılmamış ve zaman zaman bu üzüntü veren olaylarla karşılaşmak durumunda kalınmıştır. Bu sözleşmeye göre tehlikeli madde taşıyan sürücülerin ayrı bir eğitimden geçerek, ADR sürücü ehliyeti olması gerekecek. Dolayısıyla tehlikeli madde taşımacılığı sadece bu ehliyete sahip kullanıcılar tarafından yapılacağından, oluşabilecek muhtemel kazalar da en aza indirgenecektir. Yaşanan örneklerden de açıkça anlaşılacağı gibi, tehlikeli madde taşıyanlar, sadece kendileri için değil; çevre ve başka insanlar için de büyük tehlike arz etmektedir. Bilinçsizce ve gerekli eğitim alınmadan yapılan taşımalar potansiyel bir tehlike oluşturmakla beraber, ülkemiz için de dünya kamuoyunda olumsuz bir not teşkil etmektedir.
Derneğimiz, Almanya’dan akredite ettirdiği sınıfları ve eğitmenleri ile bu eğitimleri 1994 yılından beri düzenleyerek, 7500 ü aşkın sürücüye ADR ehliyeti vermiştir. Her hafta düzenlediği eğitimlere, sosyal duyarlılığı yüksek olan, yurtiçinde tehlikeli madde taşıyan bazı firmaların sürücüleri de katılarak, uluslararası geçerliliği olan ADR sürücü ehliyeti almaktadır. Ülkemizin ADR sözleşmesine taraf olmaması sebebiyle, derneğimizce Almanya’da akredite olarak verdiğimiz ADR Sürücü Ehliyetleri için Almanya’ya yarım milyon Euro’yu aşkın ücret ödenmiş ve ödenmektedir.
ADR konvansiyonu ile tehlikeli maddelerin karayolunda taşınırken, hataların asgari düzeye indirgenmesi ve gerekli tedbirlerin alınması ile insanların ve çevrenin korunması amaçlanmaktadır. Bazı Avrupa ülkelerinde, tehlikeli maddelerin karayolu ile sınır ötesi taşımalarının ADR sürücü ehliyetine sahip sürücülerle yapılması zorunludur. Sektöründe öncü olan derneğimizce, mevzuat dönemlerinin biran önce yapılabilmesi için 1000 sayfayı aşkın ADR Sözleşmesinin tercümesi yapılarak Ulaştırma Bakanlığımıza iletilmiştir.
UND Eğitim Merkezi kapsamında verilen eğitim programlarında, ADR eğitimiyle ilgili;
- Tehlikeli madde taşımacılığında dikkat edilmesi gereken kurallar,
- ADR’ ye göre tehlikeli madde taşımasına dahil olan şahısların görev ve sorumlulukları,
- Tehlike etiketleri anlam ve işaretlenme kuralları,
- Tehlikeli madde sınıfları ve özellikleri,
- ADR’ ye göre taşıma evrakları ve özellikleri,
- Tehlikeli madde taşımacılığında ikaz levhaları,
- Kaza esnasında yapılması gerekenler gibi konulara değinilmektedir.
Ayrıca derneğimiz, sadece 2.5 gün süren ADR sürücü ehliyeti eğitimini UND’den alacak olan sürücülere, “Ücretsiz Psikoteknik Test” imkanı sunmaktadır. Bu test sürücülerimizin,
- Uzun yolda kaza riskini,
- Sizin talimatlarınızı yeterli bir şekilde anlayacak kapasitede olup olmadığını,
- Ani durumlarda reflekslerinin yeterli olup olmadığını ölçmektedir.
Psikoteknik test, dünyada geçerli olan Viyana Test Sistemi olup, Sinyal Takip Testi, Standart Prograsif Matris Testi (muhakeme), Hız ve Mesafe Tahmin Testi, İkili İşlem Becerisi (Periferal Görme Becerisi), Determinasyon Testi (Psikomotor Beceri Ölçümü), Takistospotik Görsel Trafik Algı Testi bölümlerini içermekte ve sürücülerinizin yeterliliklerini daha yakından tanımanızı sağlamaktadır.m 2004 yılında ADR Sürücü Ehliyeti hizmetlerine herhangi bir zam yapmayan UND eğitim merkezi, bilindiği üzere Tehlikeli Madde Taşımacılığı (ADR) Sürücü Sertifikası eğitimleri her hafta Salı günleri başlamakta ve 2,5 gün sürerek Perşembe günleri bitmektedir. Evi İstanbul’da olmayan sürücüler için sadece 15.00 Euro fark alınarak 2 günlük konaklamaları da derneğimiz tarafından karşılanmaktadır. Bu hizmetten yararlanacak üyelerimizin hangi sürücülerinin konaklama hizmetinden faydalanacağını seminerden önce göndereceği kayıt formunda bildirmesi gerekmektedir.
Özgür Karabulut
UND Eğitim Merkezi
Operasyon Yardımcısı