Volkan DEMİROĞLU // Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı
1- Öncelikle sizleri tanımak isteriz. Kendinizden ve görev tanımınızdan biraz bahseder misiniz?
İsmim Volkan Demiroğlu, 1971 Karadeniz Ereğli doğumluyum. Lise hayatımı KDz. Ereğli Anadolu Lisesinde tamamladım, 1989 yılında Marmara Üniversitesi İşletme bölümünü kazanıp İstanbul’a taşındım. Yaklaşık 33 yıldır İstanbul’da yaşıyorum. DHL Express maceram 2001 yılında Müşteri Hizmetleri’nde gece vardiyasında başladı ve yaklaşık 21 senedir devam ediyor. Bu 21 yılın ilk 7 senesinde Müşteri hizmetlerinde şeflik dahil çeşitli pozisyonlarda çalıştıktan sonra sırasıyla 2 yıl Gümrük Müdürlüğü, 9 yıl Havalimanı Müdürlüğü ve 3 yıl Müşteri Hizmetlerinden sorumlu GMY olarak çalıştım. Son olarak Ocak 2021 itibarı ile Operasyondan sorumlu GMY olarak görevime devam etmekteyim.
Sorumlu olduğum ana alanlar; tüm Türkiye yer operasyonları, İthalat & İhracat Antrepo yönetimi, Gateway Sort ekipleri, uçak operasyonlarını yöneten hava operasyon ekipleri, Güvenlik, Araç Filo, Gayrimenkul yönetimi , Operasyon geliştirme, Gümrük ve Gümrük Müşteri hizmetleri olarak sıralayabilirim. Tabii ki tüm bu sorumlulukları büyük bir lider ekibi ile birlikte yürütüyor, hem şirketimizin hem de müşterilerimizin başarılarında rol oynamak için çaba sarf ediyoruz.
2- Lojistik sektörüne atılmaya nasıl karar verdiniz?
Şirkete girişim 2001 kriz dönemiydi, bunun öncesinde bambaşka bir sektör ve alanda 10 yıl kadar çalışmış ve yöneticilik seviyesine dek ulaşmıştım. Aslına bakarsanız DHL ile kariyerime sil baştan farklı bir sektörden başlamış oldum ama kariyerimin çabuk ilerlemesinde önceki tecrübemin çok etkili olduğunu söyleyebilirim. DHL’e iş başvurusu yaparken önceliğim Global bir şirket olması ve sektörün de tüm zamanların öncü sektörlerinden biri olacağını düşünmemdi. Ama 21 yıldır beni bu şirkette tutan şey sadece başarılı bir kariyer değil, aynı zamanda firmanın kültürü oldu. Bu kültür 1969 yılında start up bir şirketten Dünyanın Lojistik Devi olma yolunda ilerlerken tüm çalışanların karmasıyla ve sevgisiyle oluşmuş bir bağ aslında ve bu bağ bence DHL Express’in bugünkü başarısında en önemli etken.
21 Yıldır bu şirkette çalışıyorum ve hala her yeni gün yeni şeyler öğreniyorum. Biliyorum ki şirketimin beklentisi bu öğrendiklerimi yeni çalışanlara, yeni nesillere aktarmak. Bu bağlamda geriye dönüp bakınca hem sektör hem de şirket anlamında ne kadar doğru bir karar aldığımı çok net görebiliyorum.
3- Sizce Türkiye ekonomisinde lojistik sektörünün yeri ve önemi nedir?
Türkiye’de lojistik sektörü, büyüme potansiyeli açısından önde gelen sektörlerden biri. Şirketler için ihracatı kolaylaştırması, ülkeye döviz kazandırması, istihdam yaratması gibi getirilerinin yanı sıra ülkemizin uluslararası alandaki tanıtımı ve rekabet gücüne de katkı sağladığını düşünüyoruz. Biz de hizmetlerimizle Türkiye’deki şirketler için ihracatı Türkiye’de iş yapmak kadar kolay hale getiriyoruz. Ülkemiz, bulunduğu coğrafya sebebiyle küresel ticaret için çok önemli bir konumda. Zaten pandemi sürecinde de Türkiye’nin küresel tedarik zincirindeki rolü ve lojistiğin önemi daha da ortaya çıkmış oldu.
4- DHL Express bünyesinde gerçekleştirilen lojistik faaliyetler ve yatırımlarınızdan bahsedebilir misiniz?
DHL Express olarak dünyanın 220 ülkesinde hızlı hava taşımacılığı alanında faaliyet gösteriyoruz. 1981 yılından bu yana Türkiye’deyiz ve ülkemizde hızlı hava taşımacılığının kurucusu durumundayız. Sınır ötesi ve zaman hassasiyeti olan gönderilerin taşımacılığını yapıyoruz. Numune ve ihracat/ithalat gönderi çıkışlarımız ile Türkiye’nin dış ticaretinin nabzını tutan bir şirketiz. Bugün, DHL olarak dijitalleşmenin de desteğiyle lojistik sektöründe mümkün olan en hızlı teslimat sürelerini sunuyoruz. İstanbul Havalimanı’ndaki binamız ve yeni hizmet merkezlerimizle Türkiye’deki yatırımlarımız sürüyor. İstanbul Havalimanı’ndaki operasyon merkezimizi 135 milyon Euro’luk bir yatırımla hayata geçirdik. Bu, Türkiye hızlı hava taşımacılığı sektöründe hem miktar hem de operasyon alanı açısından en büyük yatırım. Ayrıca 100 milyon Euro’luk yatırımla Gaziantep, Kayseri ve İstanbul Beylikdüzü’ndeki yeni hizmet merkezlerimizi açtık.
5- Döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar iş hacmi ve yoğunluğu konusunda sizleri nasıl etkiledi? Dövizden en çok kâr elde ettiğiniz ve zarara uğradığınız alan hangisi oldu?
DHL Express olarak, tüm işletmeleri etkileyen yerel ve uluslararası enflasyon bazlı maliyet baskısını ve özellikle ekspres kargo sektörünü etkileyen faktörleri dikkate alarak, her yıl fiyat oranlarında düzenlemeler yapıyoruz. Fiyat artışı aynı zamanda hizmet kalitesi bakımından “sektörün en önünde” kalmamızı da sağlıyor. Ekonomik görünüm halen değişken olsa bile, ekspres hizmetlerin geleceği konusunda güçlü bir talebin olduğunu görüyoruz. Müşterilerimiz için hizmet iyileştirmeleri sağlamak ve katma değer geliştirmeye devam etmek adına, küresel ağımıza da önemli ölçüde yatırım yapmamız gerekiyor. Fiyatlarımızın 2022 yılında piyasada rekabetçi kalacağına ve hizmet kalitemiz konusunda paranızın tam karşılığını almaya devam edeceğinize inanıyoruz.
6- Sizce enflasyon ve kur dengesi için Lojistik sektörü bir araç olarak kullanılabilir mi? Özellikle ülkeye döviz kazandıran bir sektör olarak yorumunuzu rica edebilir miyiz?
Türkiye çok dayanıklı bir pazara sahip ve bunu defalarca kanıtladı. Ülkemizde sınır ötesi e-ticaret hızla gelişiyor ve çok güçlü KOBİ’lerimiz var. Türkiye için olumlu gelişmeler sürüyor. Girişimciler işlerini büyütmek için yeni pazarlar arıyorlar. Bu noktada elbette lojistik kilit bir rol oynuyor. Biz DHL Express olarak, ekonomimize pozitif katkı sağlama hedefiyle Türkiye’deki şirketleri dünyaya bağlamayı sürdürüyoruz.
7- Dövize yapılan müdahaleler başta hava kargo sektörü olmak üzere lojistik faaliyetlerini nasıl etkiler?
Operasyonlarımızın maliyetleri, masraflarımız döviz bazlı olduğundan, ücretlendirmemizin de dövize endeksli olması kaçınılmaz. Aslında enflasyon, burada hesaba katılması gereken faktörlerden sadece biri. Tedarikçi maliyetleri, kamusal altyapının kullanımı için alınan ücretler ve düzenleyici kurumların aldığı önlemlerin sonucu olarak ortaya çıkabilen ek masraflar (Örneğin; kargo içeriği görüntüleme ekipmanlarına yatırım yapılmasını gerektiren ek güvenlik gereksinimleri) gibi sektörümüzü özel olarak etkileyen başka faktörler de söz konusu. Biz dünya çapında 220’den fazla ülke ve bölgeye teslimat sunan küresel bir işletme olduğumuz için, bir ülkedeki müşterilerimize sunduğumuz hizmetin maliyetleri yalnızca o ülkeyle sınırlı olmayıp dünyanın dört bir yanına dağılıyor. Ekonomik belirsizliklere rağmen lojistik iş gücüne olan güçlü talebin devam ettiğini söyleyebiliriz.
8- Hava Kargo İthalat ve İhracat olarak baktığımız durumda dövizden hangi alan nasıl daha çok etkilenmiştir? Maliyetler ve Navlunlar hakkında bilgi verir misiniz?
Türkiye’de hizmet verdiğimiz 41 yıl boyunca dövizin dalgalandığı çeşitli dönemler yaşadık. Bu yüzden benzer durumlara dair tecrübelerimiz var. Geçmiş yıllardan yaptığımız gözlemler doğrultusunda, normal şartlarda ithalatta düşüş olmasını beklerdik. Ancak şu anki gidişata bakarak ithalatta büyük farklılıklar gözlemlenmediğini söyleyebiliriz. Benzer şekilde ihracat tarafında da rakamlar geçen seneki verilerimize paralel olarak ilerliyor.
9- Havayolları ve acenteler dövizde yaşanan dalgalanmalar ile karşılaştıkları riskler ve aldıkları önlemler nelerdir?
Halihazırda sektörümüzde geçerli para birimi döviz olduğu için giderlerimiz ve gelirlerimiz, ikisi de dövizin hareketine paralel olarak ilerliyor. Bu yüzden rutin operasyonlarımızda kurlardaki dalgalanmanın bir etkisi olmuyor. Maliyetler de gelirler de EUR ya da USD.
Ancak yeni bir yatırım, yurt içinden ya da dışından bir ürün ya da hizmet satın alma durumlarında bu dalgalanmanın etkisini görüyoruz. Ürün ya da hizmeti nereden sağladığımıza ve o sektörün dinamiklerine göre dalgalanmaların bize olan etkisi de değişiyor diyebiliriz.
10- Son olarak Üniversitede okuyan öğrenci arkadaşlarımıza tavsiyeleriniz nelerdir? Lojistik sektöründe bulunmak adına neler yapmalılar?
Bu sektörde yer almak için mezun olmayı beklememelerini öneririm. Kendi şirketim DHL de dahil olmak üzere birçok firma stajyer ya da part-time personele ihtiyaç duyuyor. Bu pozisyonlarda tecrübe kazanan arkadaşlar mezun olduklarında elbette sektörde kendilerine daha kolay yer bulabiliyorlar.
Bunun dışında okul hayatında halihazırda ihtiyaç duydukları çalışkanlık, disiplin, planlama gibi beceriler elbette iş hayatında da çok önemli. Bu özelliklere sosyal beceriler de eklendiğinde sadece sektörde yer almak değil, hızla kariyer basamaklarını tırmanmak da mümkün oluyor. Eğer yöneticilik yapmak istiyorlarsa mutlaka dil olarak İngilizceyi çok iyi bilmeleri de gerekiyor.
SEMA KILIÇ