Bu sayımızda “Lojistik Hukuku” kitabını yazan hocamız Sayın Cahil Soysal’la yaptığımız söyleşiyi sizlerle paylaşmak istiyoruz.
İlk olarak, bu kitabın içeriği ve bu kitabı hazırlarken neleri amaçladığınızı söyler misiniz?
Kitap Ulaştırma ve Lojistik Yüksek Okulunda okutulan “Lojistik Hukuku – I” ve “Lojistik Hukuku – II” adlı derslerin müfredatlarını içeriyor. Bu dersi önceki ismi “Türkiye ve AB Ulaştırma Mevzuatı “, şimdiki ismi “Lojistik Hukuku” adı altında beş yıldan beri Yüksek Okulunuzda veriyorum. Bu dersi ilk verdiğim 2002 yılından bu yana, içeriğini de zaman içinde oluşturma olanağımız doğdu. Yani, kitabın içeriği ders verildikçe, öğrencilerimden gelen soruların yoğunlaştığı alanlarda ve sektörde yoğun olarak konuşulan alanlarda gelişme gösterdi. Sonuçta bugünkü içerik netleşmiş oldu.
Dersi ilk verdiğim yıldan başlayarak sürekli olarak kanun ve yönetmelik metinlerinden yararlanarak ders vermeye çalıştım. Bunun yarattığı en büyük güçlük, mevzuat dilinde yazılan kanun ve yönetmelik hükümlerini günlük konuşma dilinde öğrencilere aktarmaktı. Öte yandan, her mevzuat kendine özgü deyimler içermekte. Bu deyimlerin her biri bazen beş dakikada bazen on dakikada anlatılabiliyor.
Deyimlerin öğrencilerin beyinlerindeki “bellekte yer bulması ve gerektikçe yine beyinlerindeki işlemci ye getirilerek kullanılması , gerçekten çok dikkatli ders dinlemeyi ve sık sık metinleri gözden geçirmeyi gerektiriyor.
Ders sırasında öğrencilerin dikkatlerinin dağıldığı bir an verilen örneği yakalamayabilir. Ancak, evde ders konusunu gözden geçirirken birtakım ders gereçlerine ihtiyaç duyuluyor. Bu ya kendi tuttuğu notlar oluyor ya da bir arkadaşından aldığı notların fotokopisi oluyor.
Mevzuat metnini okumak her zaman o kavramları özümlemek için yeterli değil. Bu durumda, bakıyorsunuz , bir öğrenci arkadaşımızın iyi niyetle, ancak eksik ve yanlış olarak tuttuğu not, bir bilimsel gerçekmiş gibi, tüm arkadaşların sınav kağıtlarında karşınıza çıkıyor. Bunları gördükçe çok sıkılıyor ve “bu dersin bir kitabını yazmalı ” diye aklımdan geçiriyordum.
Özetle, bu kitabı basmamın temel amacı Ulaştırma ve Lojistik Yüksek Okulu öğrencilerine ve ders kitabı kazandırmak idi.
Kitabın amacı bu ise neden onu bir üniversiteye veya bir hukuk yayınevi ne bastırmadınız?
Bunun iki temel nedeni var. İkisi de pratik bir yöntem değil. Öncelikle kitabın ciddi bir araştırma ve başvuru sürecinden geçirilmesi gerekir. Her kuruluşun bir kitabı basabilmesi için kendine özgü prosedürleri var. Yayın taslağının öncelikle bu prosedürlere uygun hazırlanması gerekir. İkincisi, bu kuruluşların belli bir bütçesi, belli bir yayın sıralaması ve takvimi var. Bunlar sağlanmadığı sürece uzun zaman kaybedilmesi söz konusu. Ben ise yayını bu yıldaki akademik takvimin ilk yarı yılına yetiştirmeyi hedeflemiştim. Bu bakımdan, kitabı kendi danışmanlık firmamıza bastırmayı uygun gördüm.
Kitabın içeriğinden biraz daha bahseder misiniz?
“Lojistik Hukuku” adlı yayın iki kitaptan oluşuyor. Birinci kitapta, lojistik sektöründe pazara gir , hizmet sunumu, işletmelerin yükümlülükleri ve bu işletmelerin etkinlikleri sırasında uymaları gereken kurallar ile sigortacılık konuları yer alıyor. İşletmelerin mutlaka bir şekilde muhatap oldukları, çalışma, trafik, belediye ve çevre mevzuatına da kısaca değiniliyor.
Kitabın son kısmında lojistik işletmesinin nasıl kapatılacağı anlatılıyor. İkinci kitapta ise “Uluslararası Lojistik” operasyonları sırasında karşılaşılan mevzuata yer veriliyor. Bu alanda işletmeler yoğun olarak “Gümrük Mevzuatı ” ile karşı karşıya kalıyor. Taşıtların Türkiye Gümrük Bölgesine giriş ve çıkışına ilişkin işlemler, taşıyıcı beyanı olan “Özet Beyan”, Gümrük Beyanı , gümrükçe onaylanmış işlem ve kullanım halleri, gümrük rejimleri, gümrük müşavirliği gibi konulara değinildikten sonra para cezaları ile ilgili hükümlere yer veriliyor. İkinci kitabın ikinci bölümünde ise yasadışı ticareti önlemek için yürürlüğe konulmuş olan kaçakçılıkla mücadele düzenlemeleri” ile “kara para ve suç gelirleriyle mücadele düzenlemelerine” yer veriliyor.
Bu kitapla ilgili olarak öğrencilerinize ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz?
Bir ders kitabı ile ilgili olarak “üniversite öğrencisi ” sıfatını edinmiş bir kişiye yol göstermek gereksiz. Öğrenci elinde kitabı olduğu sürece, evde, okulda, kantinde, yolda ders çalışabilir. Kavramları doğru ve kaynağından edindiği bilgilerle pekiştirir. Tekrar tekrar okuyarak, önemli bulduğu yerlerin altını çizebilir ve not çıkarabilir. Kitap olmadığında eğer kendisi not tutmuyor ise başka öğrencilerin notuna muhtaç durumda kalır. Ancak, her zaman söylediğim bir şeyi tekrarlama ihtiyacı duyuyorum. Ders en güzel dershanede öğrenilir. Yazılı metinler kadar görsel öğretim de önemlidir. Binlerce yıldan beri interaktif öğretimden daha başarılı bir öğrenme yöntemi keşfedilmemiştir. Bu nedenle tüm öğrencilerime , her an soru sorma olanakları olan, konu tekrarı isteyebilecekleri ve katkı sağlayabilecekleri canlı dersleri takip etmelerini öneririm.
Lojistik sektöründe çalışmak isteyen öğrencilerinize ne tavsiye edersiniz?
Bana göre çalışmak ibadet kadar önemli bir şeydi. Bu nedenle, o sektör iyi, bu sektör kötü gibi bir ayrım yapmayı sevmiyorum. Bununla birlikte, öğrencilerime şunu önerebilirim. “Bir alanda işe girmek istiyorsanız , o alanda Türkiye’nin karşılaştırmalı üstünlüğü olup olmadığına bakınız. Dünya hızla küreselleşmeye gidiyor. Bugün popüler olan bir sektör bir süre sonra ortalıktan silinebilir. Kanımca, Türkiye’nin turizm, madencilik, otomotiv ve lojistik sektörlerinde karşılaştırmalı üstünlüğü var. Öyleyse, lojistik sektöründe gelecek var mı yok mu endişesine kapılmadan , bu sektörde şimdiden yer edinmeye bakın . Bundan hiç pişman olmayacağınıza inanıyorum .