Bizim için lojistik ticari bir faaliyet gibi geliyor olabilir. Fakat lojistiğin askeri düzeyde başladığını ve bu yolla geliştiğini düşünürsek aslında pek de öyle doğmadığını söyleyebiliriz. Hayatımızın her alanında belki 10 farklı ticari lojistik sayabiliriz ancak böyle olmadığı halde ticari lojistikten çok daha hayati bir lojistik türünü siz değerli okurlarımıza sunuyoruz: Afet Lojistiği. Arkadaşlarımız Hande Ersoy ve Özge Altınbıçak’ın Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) yetkilileriyle yaptığı bu kısa ama hayati önem taşıyan lojistiğin hikâyesini sizlere sunarız.
Afet lojistiği hakkında bilgi verebilir misiniz?
Afet lojistiği; Özellikle, ihtiyaç halindeki korunmasız kişilerin ihtiyaçlarını zamanında ve yerinde karşılamak amacıyla hem ürün ve malzemelerin hem de bunlarla ilgili gerekli bilginin depolanması ve orijin noktasından, ihtiyaç duyulan son noktaya kadar etkin bir şekilde akışı için faaliyetlerin planlaması, uygulanması ve kontrolü afet lojistiğini oluşturmaktadır.
Afet Lojistiği Aşamaları; afet öncesi hazırlık, afet müdahale süreci, müdahale sonrası lojistik faaliyetler olmak üzere 3 kısımda değerlendirilebilir.
Afet durumundaki müdahalelerde lojistiğin önemi nedir?
“Hayat kurtarmak” olan afet yönetiminde de lojistik süreçler önem taşımaktadır. Afet yönetiminde lojistik sürecin daha verimli yönetilmesi gerekir. Özellikle ilk 72 saat hayat kurtarma faaliyetleri bakımından çok önemli olduğundan, bu anlamda ilgili kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin ve kamunun konu hakkında daha duyarlı olmalarının yanı sıra daha bilinçli olması gerekmekte olup, afet yönetiminde lojistik süreçlerin önem taşıdığını kavrayıp gerekli çabaları bu alanda da göstermelidirler.
Ülkemizde afet lojistiğinin alt yapısı sağlam mıdır ve iyi yönetilebiliyor mu?
Bölgesel lojistik depoların kurulması, depolardaki malzemelerin takibi, bakımı, depremin ilk dakikalarından itibaren afet bölgesine ulaştırılması ve bunun araç takip sistemiyle takip edilmesi afet lojistiğinin yönetilmesi bakımından ülkemizde büyük aşama kaydedildiğini göstermektedir.
Ülkemiz bir deprem ülkesi. Afet sonrası kriz dönemlerinde lojistik süreci nasıl yönetiliyor?
Türkiye Afet Müdahale Planına uygun olarak ilimizde İl Afet Müdahale Planı hazırlanmakta olup, plan kapsamında 26 hizmet grubunda lojistik ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Türkiye’nin afetsellik yapısına göre 27 ilde kurulan AFAD lojistik merkezleri; Bakanlıklarımız, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarımız ile sivil toplum örgütlerinin afet müdahale faaliyetlerini AFAD koordinasyonunda, tek bir şemsiye altında toplayan Türkiye Afet ve Acil Durum Müdahale Planı’nın(TAMP) ihtiyaç duyduğu, düzenli ve kesintisiz çalışmayı sağlamakta ve güçlü bir altyapı desteği sunmaktadır. Bir TIR’ın dakikalar içerisinde yüklenerek yola çıkabildiği, malzemelerin uzaktan takip ve kontrol edilebildiği bu lojistik merkezler sayesinde, afet anında acil ihtiyaç duyulan malzemeler, ihtiyaç olunan yere, zamanında ulaşabilecek.
AFAD lojistik merkezlerinden bahsedebilir misiniz?
Ülkemizin 15 bölgesinde, 27 lojistik depo kurulmaktadır. Balıkesir ve Hatay’daki depoların tadilat ve teşrifat işlemleri yapılırken, Adana, Adıyaman, Afyon, Aksaray, Ankara, Antalya, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Düzce, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Manisa, Kahramanmaraş, Kastamonu, Kırıkkale, Kocaeli, Muğla, Muş, Samsun, Sivas, Tekirdağ, Van ve Yalova’da yeni depoların kurulumu 2014 de tamamlanmıştır.
Afet lojistiği ile ilgili tatbikatlar yapıyor musunuz?
Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanlığı tarafından yapılan tatbikat, Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’nin iş emri ile 29 Aralık 2015 de yapıldı. İş emrinin verilmesiyle tüm AFAD lojistik merkezlerindeki kamu ve özel sektör çalışanları göreve çağrıldı. Akabinde, 22 AFAD Lojistik Merkezi’nden, kriz bölgesi olarak belirlenen Ankara’ya çadır sevkiyatı yapılması talimatı verildi. AFAD Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’nden canlı olarak izlenen lojistik merkezlerde, vinçlerle çekicilere hızlı bir şekilde yüklenen çadırlar Ankara’ya doğru yola çıkarıldı. Tatbikat sırasında afet ve acil durumlarda meydana gelebilecek olası sorunlar tespit edilerek rapor edildi. İlimizde ise 2014 tarihinde masa başı tatbikatları ile 2015 tarihinde ise hem masa başı hem de fiili tatbikat yapılmıştır.