İspanya, Avrupa’nın Güneybatı ucunda, İber Yarımadası’nda yer alır. Avrupa’nın üçüncü en büyük ülkesidir. Fransa, Andorra, Portekiz ile Akdeniz, Caniz Körfezi ve Biskay Körfezi ile çevrilidir. Balear Adaları, Kanarya Adaları ile Septe (Ceuta) ve Melilla kentleri de İspanya toprakları arasındadır. 8000 km’lik deniz kıyısı ile Avrupa’nın en uzun kıyısı olan ülkelerden bir tanesidir. Kıvıları çok girintili çıkıntlı değildir. Bunun tek istisnası Galisya’dır. Bunun sonucu olarak, Galisya bölgesi gemi yanaşmasına ve denizciliğe elverişli değildir. İklim ve yeryüzü şekillerinin bir sonucu olarak, nehirlerin rejimi düzensizdir. İspanya; Avrupa ve Afrika arasındaki konumu nedeniyle, Batı Avrupa içinde kendine özgü bir kimlik taşır. Pireneler, İspanya ile diğer Avrupa bölgeleri arasındaki karayolu üzerinde yükselir ve tarih boyunca İspanya’nın bu ülkeler ile olan ilişkilerini sınırlanmasına neden olmuştur.
Geçmişte sınırları çok geniş bir alana yayılmış bir imparatorluk olan İspanya’nın, Latin Amerika ve Afrika kültürleri üzerinde günümüze kadar gelmiş etkisi devam etmektedir. 1936’da General Franko’nun iç savaşı kazanmasıyla cumhuriyet rejimine son verilerek, yeniden meşruti krallığa dönülmüştür. General Franko, devlet başkanı sıfatıyla ölümüne kadar ülkeyi, tam bir diktatör olarak yönetmiş, siyasi partileri kapatmış, ölümünden (1976) sonra, daha önceden saptanan Juan Carlos tahta çıkmıştır. Birleşmiş Milletler üyesi olan İspanya’da General Franko’nun ölümünden sonra daha liberal bir yönetim eğilimi görülmektedir. İspanya, şu anda parlamenter monarşi ile yönetilmektedir. Dört senede bir senato seçimleri yapılır. Başkenti Madrid’dir. Madrid’in bir diğer özelliği de, 2012’de olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapacak olmasıdır. Diğer önemli büyük şehirleri Barselona, Valensiya, Sevilla, Zaragoza, Malaga, Mursiya, Bilbao’dur. Bu şehirler aynı zamanda nüfus yoğunluğunun da en fazla olduğu şehirlerdir. Para birimi olarak Euro’nun kabul edildiği ülkede, genel olarak İspanyolca (Kastelyano) konuşulur. Nüfusun büyük çoğunluğunu Katolik Hıristiyanlar oluştururken, yaklaşık %20’lik kısmını Hıristiyan Protestanlar, Müslümanlar ve Museviler oluşturur. Toplam nüfus, Ocak 2003’te yapılan sayıma göre, 42,7 milyondur. Yine bu dönemde yapılan araştırmalara göre, nüfusun %63’ü hizmet sektöründe, %31 ‘i endüstri ve inşaat alanında ve %6’sı ise tarım ve balıkçılık sektöründe çalışarak geçimini sağlamaktadır.
1960’ların ortalarında, geniş çaplı kaplama çalışmalarıyla ülke çapında otoyol yapımı başlamıştır. Buna göre, 1986’da ülke düzeyindeki ana ve ikincil yolların yanı sıra, bölgesel ve yerel yolları da kapsayan karayolları ağının toplam uzunluğu 320 bin km’ye yaklaşmakta idi. 2001 ‘de ise, İspanya’nın karayolu ağı 665 bin km uzunluğa erişmiştir. Bunun 537 bin km’lik kısmı şehirlerarası, 11 bin km’si ise çevre yollarına ve çift şeritli yollara hizmet vermektedir. İspanya, karayollarındaki trafik yükünün en yoğun olduğu ülkeler arasında yer alır; trafik sıkışıklığı özellikle sahil şeridinde belirgindir.
Öteki Avrupa ülkelerine göre oldukça geç bir tarihte başlayan demiryolu inşaatı 19.yüzyılın ikinci yarısında gelişmiştir. Önceleri imtiyaz verilen özel şirketlerin işlettiği demiryolları, iç savaş (1936-39) sırasındaki büyük yıkımın ardından, 1941 ‘de devlete devredilmiştir. 1964’ten sonra uygulanan modernleştirme programı çerçevesindeki elektrikle işleyen trenlerin sayısı ise hızla artmaktadır. Buna ek olarak Madrid, Barselona ve Sevilla’da metro hatları da kullanılmaktadır. İspanya demiryollarının uzunluğu 14 bin km.’dir. 2010 yılında, demiryolu ağlarında 13.000 km’lik bir artış olacağı planlanmaktadır. Şehir içinde oturanların yakın mesafelere ulaşım ya da hızlı ulaşım için çok çeşitli alternatifleri vardır. 1992 yılında, AVE (ilk hızlı İspanyol treni) Madrid ve Sevilla arasında çalışmaya başlamıştır ve iki şehrin arasındaki 471 km’lik mesafeyi 2 saat 15 dakika gibi kısa bir sürede kat edebilmekteydi. 2005 yılında, Madrid – Barselona treni saatte 350km yapmakta idi. 2000-2007 Demiryolu Altyapı Programı ile (El Programa de İnfraestructuras Ferroviarias 2000-2007) 7500 km uzunluğunda yüksek hızlı bir demiryolu ağı projesinin tamamlanarak 50 şehri birbirine bağlaması öngörülmektedir.
Ülkenin iki büyük havayolu kuruluşu IBERİA ve AVİACO’dur. İkisi de hisselerinin büyük çoğunluğu INl’nın elinde olan Anonim Şirketlerdir. İberia, Avrupa Birliği’nde en çok tercih edilen havayolu şirketlerinden biridir. İspanya’da, ticari trafiğe açık olan 42 adet havaalanı bulunmaktadır. Bu havaalanlarının 6 tanesi, Avrupa Birliği ülkelerinin en yoğun kullandığı ilk 30 havaalanı içerisinde bulunmaktadır. En işlek hava alanları Madrid, Palma De Mallorca ve Barselona’dır. Madrid – Barajas hattı, İspanyollar tarafından en sık kullanılan havaalanıdır ve yolcu sayısı bakımından Avrupa’nın 6.’sı sayılmaktadır. 2002 yılında İspanya Havayolları’ndaki yolcu sirkülasyonu 141,3 milyon idi ve aynı dönemde yaklaşık 576bin ton yük taşınmıştır. 2000-2007 altyapı planı, İspanya’nın 2 önemli ana havalimanına (Madrid’deki Barajas ve Barselona’daki El Prat havali- • manlarına), turist trafiğini desteklemek amacıyla 5.400 milyon Euro’luk bir yatırım yapmayı öngörmektedir. (Malaga, Beleares, Alicante ve Kanarya Adaları) Madrid-Barselona hattı iç tarafta kalan ve en çok sıklıkla kullanılan hattır. 1980’de, İspanya’nın deniz taşımacılığı filosu toplam tonaj bakımından dünyada 13. sırada yer alıyordu. İspanya’da dış ticaretin büyük bölümü denizyoluyla yürütülür. Başlıca limanları Bilbao, Barselona, Tarragona, Barselona, Santa Cruz de Tenerife, Algeciras, Cartagena, Gijon, Las Palmas, Valensia, Huelva, Malaga ve Coruna’dır. İspanya’nın 50 ana limanı ülke ekonomisine yaratığı katma değer ve istihdam açısından önemli bir rol oynamaktadır. Ticaretin %52’den fazlası Avrupa Birliği ülkeleriyle ticareti gerçekleştirilirken, bu 50 liman da yaklaşık olarak %96’lık bir ticareti 3. dünya ülkeleriyle gerçekleştirilmektedir. Algeciras Limanı bir körfez içerisinde yer aldığından, sert rüzgarlardan korunması bakımından kullanıma çok elverişlidir. Avrupa, Amerika, Uzakdoğu ile gerçekleştirilen ticaretten aldığı pay her geçen gün artmaktadır. Valensia limanı, konteyner trafiği bakımından Barselona Limanı ile rekabet içindedir. 2004 yılında, Valensia Limanı’nın konteyner trafiği 2.137 TEU’ya, eşya hareketi ise 23,4 milyon tona ulaşmıştır. Barselona Limanı ise, Akdeniz’in önde gelen limanlarından bir tanesidir. Liman, Avrupa’nın en modern intermodal dağıtım merkezlerinden bir tanesine sahiptir. Bilbao Limanı ise, Avrupa’nın Atlantik Okyanusu’ndaki önemli limanlarından birisidir.
*UNESCO:United Nations Scientific, Educational and Cultural Organisations
Kaynaklar: Espana, siglo XXI (curso monografico sobre la Espana contemporanea) – Sebastian Quesada Marco Küresel Lojistik – Yrd. Doç. Dr. Murat Erdal ve İnternet
Elda Pase